“E-ticarette her girişimcinin kendi hızında ilerleyebileceği, destek bulabileceği ve yalnız hissetmeyeceği bir alan inşa ediyoruz.”
– ETİTED’in kuruluş amacından ve misyonundan bahseder misiniz?
M.A: Tabii ki… ETİTED’i 28 Şubat 2024’te kurduk. Bu derneği kurmamızın en temel nedeni, sektörde ciddi bir boşluk olduğunu fark etmemizdi aslında. E-ticaret hızla büyüyor, evet, ama bu büyümenin arkasında çok fazla bilinmez var. Çok fazla yalnız kalmış girişimciyle karşılaşıyoruz. Kimisi teknik konularda zorlanıyor, kimisi hukuki süreçlerde takılıyor, kimisi de pazarlama tarafında ne yapacağını bilemiyor. Biz de dedik ki, “Bir dernek kuralım ve bu yollardan geçen, geçmekte olan insanlarla bir araya gelelim. Birlikte hareket edelim, birlikte büyüyelim.”
ETİTED’i kurarken amacımız sadece bir meslek örgütü olmak değildi aslında. Gerçekten işe yarayan, dokunan, dinleyen ve yaşayan bir yapı kurma motivasyonuyla bu yola çıktık. Paylaşan, gelişen, aidiyet hissi taşıyan bir yapı olmalıydı. Misyonumuz da bu zaten; bilgiyi paylaşmak, gelişimi desteklemek ve dayanışmayı güçlendirmek.
– Derneğe katılmak isteyen yeni üyeler için ne gibi fırsatlar sunuyorsunuz?
M.A: İçtenlikle söyleyeyim, biri bize üye olduğunda önce “Bize ne katmak istersin, bizden ne almak istersin?” diye soruyoruz. Çünkü herkesin ihtiyacı farklı. Kimisi işini büyütmek istiyor, kimisi yalnız kalmaktan yorulmuş, kimisi de yolun başında yön arıyor. Biz burada herkesin kendi hızında ilerlemesine alan açıyoruz. Eğitimler, etkinlikler, küçük yuvarlak masa buluşmaları, online destek grupları gibi birçok fırsat sunuyoruz. Ama bence en kıymetlisi şu: E ticaretin içinden geçen, seni anlayan, aynı sorunları yaşamış ve aynı hayale yürüyen insanlarla bir araya geliyorsun. Böyle bir ortamda olmak, motivasyon anlamında gerçekten çok değerli.
– Dernek olarak e-ticaret sektöründeki en büyük hedefleriniz nelerdir?
M.A: Aslında bu sorunun bizce çok net bir cevabı var: E-ticaret sektörünü sadece büyük oyuncuların değil, herkesin söz sahibi olabildiği bir alan hâline getirmek. Çünkü hâlâ binlerce küçük işletme e-ticarete adım atmaya korkuyor. Ya teknik bilgi eksik, ya güven kaygısı var. Biz bu korkuları azaltmak istiyoruz. Amacımız, e-ticareti daha güvenli, daha anlaşılır ve herkes için ulaşılabilir kılmak. Kim neye ihtiyaç duyuyorsa, ona özel destek mekanizmaları sunmak. Ve elbette Türkiye’den çıkan markaların küresel pazarda da ayakta durabilmesi için gerekli bilgi, vizyon ve cesareti
paylaşmak. Böyle olursa e-ihracat da gelişir, sektör de büyür.
– Derneğin gelecekteki planlarından biraz bahseder misiniz?
M.A: Elbette. Asıl hedefimiz daha fazla kişiye ulaşmak ve e-ticareti herkes için yapılabilir ve erişilebilir bir hâle getirmek. Dijitalde güçlü bir altyapı kurmak istiyoruz, ama bununla birlikte Türkiye’nin farklı şehirlerinde temsilcilikler kurmak da planlarımız arasında. Çünkü sadece büyük şehirlerde değil, Anadolu’da da çok değerli girişimler var. Ayrıca gençlerle daha çok bir araya gelmek istiyoruz. Yeni fikirler, yeni heyecanlar orada. Üniversitelerle ortak projeler yapmak, kadın girişimcilere yönelik özel destek programları geliştirmek, yurtdışına açılmak isteyen işletmelere rehberlik etmek gibi konular şu anda ajandamızda. Yani hem tabana yayılan bir yapı hem de vizyoner bir yol haritası hedefliyoruz.
– E-ticaretin tüketici güvenliği açısından kritik bir rolü var. Bu konuda dernek olarak aldığınız önlemler nelerdir?
M.A: Güven meselesi gerçekten kırılgan. Bir müşteri bir kez kandırılırsa, sadece o markaya değil tüm sektöre olan güven sarsılıyor. Bu yüzden biz bu konuyu çok ciddiye alıyoruz. Üyelerimize de net söylüyoruz: Dürüstlükten, şeffaflıktan taviz verilemez. KVKK’dan tutun, şeffaf satış politikalarına, ürün iade süreçlerine kadar birçok konuda hem içerikler üretiyor hem de eğitimler düzenliyoruz. Amacımız hem tüketiciyi korumak hem de işletmeleri bu konularda daha bilinçli hale getirmek. Çünkü güven kaybedilirse, o iş büyüyemez. E-ticareti istediğimiz noktaya taşıyamayız.
– Son olarak, sizin için bu derneğin anlamı nedir?
M.A: Bu soru benim için çok özel. Çünkü ben yaklaşık 12 yıldır bu sektörün içindeyim. Girişimcilik, danışmanlık, ticaret… birçok alanda çalıştım. Sanayi ve ticaret odalarında eğitimler verdim, üniversite öğrencileriyle birçok projeye katıldım. Bu dernek ise tüm bu birikimi ve misyonu daha güçlü bir yapıya dönüştürmenin yolu oldu.
Benim için ETİTED; yalnız çalışan, yalnız düşünen girişimcilerin birbirine dokunabildiği bir yer. Gerçekten anlamlı ilişkiler kuruluyor, insanlar birbirinin işine, cesaretine, motivasyonuna katkı sağlıyor. Bu karşılıklı güç alışverişi, bu dayanışma hali… inanın, bundan daha kıymetli bir şey düşünemiyorum.
“Biz ETİTED’i bir dernek olarak değil, büyüyen bir dayanışma hareketi olarak görüyoruz. Siz de bu hikâyenin bir parçası olun.”
MEHMET AKİF BİRKAN